Alevilik ve Sünnilik Arasındaki Fark: Ekonomik Perspektiften Bir Analiz İnsanlar, kendi yaşamlarını sürdürürken, genellikle kararlar alır ve bu kararlar sınırlı kaynakları nasıl kullanacaklarına dair yönlendirici rol oynar. Bu kararlar, toplumların kültürel, sosyal, dini ve ekonomik yapılarında büyük bir rol oynar. Ekonomik bakış açısıyla, her tercih bir fırsat maliyeti taşır: Bir şeyin seçilmesi, başka bir şeyin reddedilmesi anlamına gelir. Bu yazıda, Alevilik ve Sünnilik arasındaki farkları mikroekonomi, makroekonomi ve davranışsal ekonomi çerçevesinde analiz edecek, bu iki inanç sisteminin piyasa dinamikleri, bireysel karar mekanizmaları ve toplumsal refah üzerindeki etkilerini tartışacağız. Aynı zamanda, bu farkların ekonomik dengesizliklere ve fırsat maliyetlerine nasıl yol açabileceğini…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Bataryada Pirinç Mi, Krom Mu? Hayal Kırıklığının İçinde Bir Sorunun Peşinde Bugün Kayseri’nin soğuk sabahına, bir başka hayal kırıklığıyla uyandım. Gözlerimi açar açmaz, daha önceki sabahlardan farklı olarak zihnimde sadece bir şey vardı: “Bataryada pirinç mi, krom mu?” Sanki günlerdir kafamı meşgul eden bir soru bu, bana bir anlamda yön vermeye çalışıyordu. Bu sorunun etrafında dönen, karmaşık bir duygu var. Hem içimdeki heyecanı besliyor, hem de bir o kadar hayal kırıklığına uğratıyordu beni. Bir şeyin eksik olduğunu hissediyorum, ama ne olduğunu bir türlü çözemedim. Pirinç ve Krom: İki Farklı Dünya Aslında, batarya dünyasında pirinç ve krom arasındaki farkı pek çok…
Yorum BırakAkvaryum Öğrencilere Ücretsiz Mi? Bir gün, yoğun bir iş gününden sonra, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak ve biraz huzur bulmak istedim. Nerede mi? Akvaryumda. Hani o renkli balıkların yüzdüğü, suyun derinliklerinde kaybolduğumuz yer… Sonunda akvaryumun kapısına geldim ve öğrenci kartımı uzattım. Ama beklediğim gibi olmadı. “Ücretsiz değil” dediler. Benim gibi birçok insanın akvaryum gibi doğal güzelliklerden faydalanmak isteyip de bu tür soruları sorduklarını düşünüyorum. Acaba bu güzelliklerin öğrencilere ücretsiz olup olmadığı gerçekten ne kadar adil bir sistemle belirleniyor? Bu sorunun cevabını derinlemesine irdelemeye ne dersiniz? Akvaryum Öğrencilere Ücretsiz Mi? Akvaryumlar, insanların doğal dünyayı daha yakından deneyimleyebileceği eşsiz alanlardır. Ancak, bir öğrenci olarak…
Yorum BırakTransformatörde K Faktörünün Hesaplanması: Bir Kayseri Gencinin Duygusal Yolculuğu Kayseri’nin sokaklarında yürürken, o kadar çok düşünüyordum ki bazen adımlarımın nereye gittiğini fark etmiyordum. Günler birbirine benzer şekilde geçiyor, ama her anın içinde farklı bir anlam arıyordum. O anlar, bazen bir arkadaşla kahve içerken, bazen de tek başıma yürürken karşımda duran sorularda kendini gösteriyordu. İşte böyle bir gün, okuldan çıkarken kafamda sadece bir şey vardı: Transformatörde K faktörü. O kadar karmaşık ve teknik bir konu, ama içimde bir his vardı, bir şeylerin anlaşılabileceğini düşündüm. Kayseri’de Bir Gün, Bir Soru Herkesin hayatında, belki de bir an gelir. Hiç beklemediğiniz bir soru, o…
Yorum BırakKüçük Yelkene Ne Denir? Merhaba deniz tutkunları ve meraklı okuyucular! Bu yazıda, bir sahil yürüyüşünün ardından esintili bir akşamüstü — ve belki de ufak bir yelkenliyle gölün üzerinde huzurlu bir gezintiyi hayal ederken — karşınıza çıkan o minik yelkene ne dendiğini bilimsel bir merakla ama sade bir dille keşfedeceğiz. Hem “Vay, işte şu küçük yelkenli” ne demek, hem de neden farklı terimlerle anılıyor gibi sorulara eğlenceli bir yaklaşım getireceğiz. Tanımın Peşinde: “Dinghy” mi? “Küçük yelkenli” mi? Denizcilik literatüründe yaygın olarak geçen İngilizce terim Dinghy (küçük tekne, yelkenli ya da yelkenle donatılmış küçük bot) kavramına yakından bakarsak: Bu tip tekneler genellikle açık (üstü kapalı olmayan), küçük boyutlu,…
Yorum BırakBilimsel Bilginin 4 Özelliği Nedir? Geleceğe Bakış Bilimsel Bilginin 4 Özelliği: Gerçekten Geleceği Şekillendirebilir Mi? Ankara’nın soğuk sabahlarından birinde, bir kahve alıp bilgisayarımı açtığımda, geleceğe dair düşüncelerim bir anda yoğunlaşır. Teknolojinin hızla geliştiği bu dönemde, bilimsel bilgi hayatımızın her alanına etkisini yayıyor. Yine de, şu an sahip olduğumuz bilimsel bilgiyle geleceğe nasıl şekil vereceğimizi tam olarak kestiremiyorum. Hızla değişen dünyada, bilimsel bilginin temel özellikleri, belki de hayatımda her şeyin nasıl evrileceğini anlamama yardımcı olacak. Peki, bu bilginin 4 temel özelliği nedir? Ve bu özellikler, 5-10 yıl sonra hayatımıza nasıl yansıyacak? Bugün, bilimsel bilginin dört özelliği üzerine konuşarak, bu özelliklerin benim…
Yorum BırakÖmrünün Ne Kadar Kaldığını Gösteren Uygulama: Gerçekten Kullanmalı Mıyız? Geçenlerde bir arkadaşım, “Ömrünün ne kadar kaldığını gösteren uygulama var mı?” diye sordu. İlk başta, bu tip bir soruya pek ciddiyetle yaklaşmadım, çünkü gündelik hayatın koşturmacasında, ömrün ne kadar kaldığını düşünmek biraz abartı gibi geliyordu. Ama sonra bu soruyu gerçekten düşündüm. Belki de, hayatın sonlu olduğunu hatırlamak, daha anlamlı ve değerli bir şekilde yaşamamıza yardımcı olabilir. Ya da belki de sadece bir yazılımın bizlere sunduğu rakamlar, gerçekteki yaşamı daha da karmaşık hale getiriyordur. O zaman, gelin bu soruyu birlikte irdeleyelim. Çocukluk Yıllarımda Zamanın Hızla Geçtiğini Fark Etmek Benim için zaman, çocukken…
Yorum BırakPelvik Ağrı ve Siyaset: İktidar, İdeolojiler ve Toplumsal Düzen Günlük hayatta karşılaştığımız sağlık sorunları, bazen sadece fiziksel bir problem olmanın ötesine geçer. Pelvik ağrı gibi yaygın sağlık problemleri, toplumsal yapılar, güç ilişkileri ve hatta demokrasi anlayışımızla sıkı bir bağa sahiptir. Fiziksel acı, bir kişinin bedeninde somut bir şekilde var olsa da, ona yaklaşım biçimimiz, toplumsal ve politik yapılarla şekillenir. Toplumların, sağlık sorunlarına verdikleri yanıtlar, güç ilişkilerini ve ideolojilerini nasıl yapılandırdıklarını da gösterir. İktidar, kurumlar, yurttaşlık, ve demokrasi, tüm bu sağlık sorunlarının etrafında dönerken, toplumlar hangi ideolojiler üzerinden sağlık sistemlerine meşruiyet kazandırırlar? Pelvik ağrı gibi fiziksel bir sorunun, çoğu zaman ihmal…
Yorum BırakHaftanın Günleri Özel İsim Mi? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Perspektifinden İnceleme İstanbul’da yaşıyorum, 29 yaşındayım ve bir sivil toplum kuruluşunda çalışıyorum. Günlük hayatımda sıkça karşılaştığım bir şey var: İnsanların dilini kullanırken bazen küçük ama önemli detayları gözden kaçırıyor olmaları. “Haftanın günleri özel isim mi?” sorusu da bu tür bir detay gibi görünse de, aslında toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet açısından ciddi anlamlar taşıyan bir konu. Bunu fark etmek, sokakta gördüğüm sahnelerle, toplu taşımadaki gözlemlerimle, işyerindeki küçük diyaloglarla mümkün oldu. Bu yazıda, haftanın günleriyle ilgili bu küçük dilsel farkların, toplumsal yapıyı nasıl şekillendirdiğini ve kimliklerimizi nasıl etkilediğini inceleyeceğim.…
Yorum BırakGiriş: “Gerçek” nedir? Bir ağaç, üzerinde hangi meyve olduğunu bilmeden gözlemleriz. Hangi meyvenin yazın büyüdüğünü, hangi meyvenin kışın olgunlaştığını sorarız. Ama ya bizim bu kategorize etme biçimimiz bir yanılsama mı? Bir meyve, yalnızca içinde bulunduğu koşullara göre mi tanımlanır, yoksa ona dair doğrular farklı bakış açılarıyla farklılaşabilir mi? Bu gibi felsefi sorular, aslında sadece doğa ile ilgili değil, insanın her şeyle kurduğu ilişkileri sorgulayan derin düşüncelerdir. Örneğin, muz yaz meyvesi midir? Hepimizin cevabını bildiği gibi görünen bir soru, aslında zamanın, mekânın ve algının birleştirici gücünün parçasıdır. Bunu, etik, epistemoloji (bilgi kuramı) ve ontoloji (varlık bilgisi) perspektiflerinden ele alalım. Cevap sadece…
Yorum Bırak